Yokluğunu arıyoruz Sinan Alağaç...

Gencecik yaşında (25), kampta vefat eden Eskişehirspor'un milli kalecisi Sinan Alağaç'ın ölüm yıldönümü unutulmadı.Mezarı başındaki anma töreninin yanı sıra Eskişehirspor Taraftarlar Birliği (E.T.B.) tarafından yapılan pankart Manisaspor maçında tribündeki yerini aldı.

Eskişehirspor'un gelmiş geçmiş en iyi kalecisi olarak gösterilen Sinan Alağaç'ı rahmetle anıyor, yokluğunu pankartta da yazdığı gibi daha fazla arıyoruz...

Biz aşkımızdan soyunduk, ya siz ?

Uzun zamandır hasret kaldığımız Çiftetelli'yi nihayet oynadık maçtan sonra.O ana kadar geçen zamanda Nefer tribününde gördüğümüz bir hareket yıllarca konuşulacak cinstendi.


İlk yarıda yediğimiz bir golle 1-0 mağlup soyunma odasına giderken takım, kapalı tribünden ''Bizler inandık, siz de inanın..'' sesleri yükseliyordu.

2. yarının ortalarında hala mağlup durumdayız ve bir de ne görelim ?

Nefer tribünü kendinden geçiyor ve soyunarak desteğe devam ediyordu.O kadar ateşliler ki soyunmak bile kesmiyordu Nefer'i ve ellerindeki atletleri konfeti misali sahaya atmaya başladılar.

İlk anda atılan atletler daha fazlaydı tabi ancak söylenen bestelerde coşkuyu artırmak adına maç bitene kadar sahaya atlet atılmaya devam edildi.

O anları yakaladım tabi ki, ama namussuz kamera çözünürlüğü düşük moddaydı bu sırada, yine de durumu anlatmaya yetecek kadar anlaşılır.

Bu yazının gelmesi Allah'ın emriydi ancak bu yazıya başlık arıyordum ki paylaşım sitelerindeki arkadaşlar sağolsun bu sorunu çözdüler ;

Biz aşkımızdan soyunduk, ya siz ?


7'rtmiyoruz.

Pek umutlu olmadığım Trabzon deplasmanından 1 puan alarak döndü takımımız. Alınacak puan veya puanlara elbette sevinecektim ancak yenileceksek de öyle 1-0, 2-0 yenilip aynı hamam aynı tas devam etmektense, 4-5 tane yiyerek bazı kişilerin şapkasını önüne koyarak düşünmesi ve ilerde çıkacak sorunların önüne geçilmesi sağlanır diye düşünüyor, böyle istiyordum.

Kolay değil Trabzonspor bu ligin en iyi takımlarından ki ligde bulunduğu konum da ortada.Böyle bir deplasmandan alınan 1 puan oldukça olumlu.Süper lige son çıktığımızdan beri ilk defa Avni Aker'den puanla dönüyoruz.

Takımın oyunu, kim iyi kim kötü pek girmeyeceğim.

Aralık 2008'de Avni Aker'de kaybettiğimiz maç sonrası Trabzonspor başkanı Sadri Şener ''Eskişehirspor üzülmesin, Trabzonspor'un rakibi değiller.'' gibisinden bir laf etmişti.

Bunu söylediğinde Trabzonspor Sivasspor'un ardından 2., Eskişehirspor ise 10. sıralardaydı.

Trabzonspor dün 6 maçlık galibiyet serisi yakaladığı bir dönemde lider çıkmıştı maça Eskişehirspor ise 14. sırada.Sadri Şener'in mantığına bakarsak şartlar 2 sene öncekinden daha kötüydü bizim açımızdan ve onların rakibi olmadığımızı daha çok gösteriyordu.

Ama neymiş ; O sahaya çıkıyor, rakip takımı yenmek ya da puan almak için uğraş gösteriyorsan o takım senin ''RAKİP''inmiş..

Gelelim başlıkta da belirttiğim ''7'rtmiyoruz'' kısmına.


Geçen sezon Galatasaray lige harika bir başlangıç yapmış 6 maçın 6sını da kazanmıştı.Yedinci maçı ise Eskişehirspor'la Ali Sami Yen'de oynayacaktı.O gün de çoğu kişinin maçtan umudu yoktu ancak o zaman da zorlu deplasmandan 1 puan çıkarmasını bilmiş, 6 maçlık serilerini bozmuştuk.

Dün de Trabzonspor'a seriyi 7'rtmedik.

Öte yandan bir 7'rtmeme daha var;

Trabzonspor, Bursaspor ve Kayserispor da ilk 3 sırayı, 3 istanbul takımına 7'rtmiyor, bu da takımımızın sıralamada kötü olmasına rağmen en azından benim için bir mutluluk sebebidir.

Trabzonspor,Bursaspor ve Kayserispor'a şampiyonluk yolunda bizle oynamadıkları tüm maçlarda başarılar diliyorum.

Canım feda olsun sanaaa...

Maç başlar başlamaz 3'lü çektikten sonra beş on dakika aralıksız söyleriz,

Eskişehirrrrrrrr
Sen çok yaşaaaaaa
Canım feda olsun sanaaaaa
Hiçbir şeyeeee
Değişilmezzzzzz
Senin sevgin bu dünyadaaaa..!

Bizim bir maçta en fazla yarım saat ağızımızdan çıkan bu sözleri, bir renkdaşımız yaklaşık 3 senedir bire bir yaşıyor...

Eskişehirspor'u play-off finali oynuyor 18 Mayıs 2008'de İstanbul'da İnönü Stadı'nda...

O gün ne olursa olsun umursamıyor, o maça kilitleniyor..Hiçbir plan program dinlemiyor Eskişehirsporlu kalbi ve maç günü düşüyor yollara...

İstanbul yollarında, stadda ve hatta maçtan sonra süper lige çıktıktan sonra kaç kere ''Eskişehir, sen çok yaşaa, canım feda olsun sana..'' diye devam eden besteyi söylemiştir Allah bilir..

Giderken 2.lig, dönerken süper lig takımının taraftarıydı O, ama giderken evinden çıkmış dönerken trafik kazası sonrasında hastanede açmıştı gözünü ; Tam 64 gün sonra...

Yaklaşık 10 ay komada kaldı ve sonunda ailesiyle renkdaşlarını sevindirip hayata tutunmasını bildi...

2 ay Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde fizik tedavi gördü ancak O Eskişehirspor 2.ligteyken sahip olduğu sağlığına bir türlü kavuşamamıştı.Sağ bacağında ödem var, bağırsak ve böbreklerinden de rahatsız, kendiliğinden ayağa kalkamıyor...

Belki de hep arzuladığı, hep görmek istediği şeydi; Eskişehirspor'un, büyük diye tabir edilen İstanbul takımlarıyla çarpıştığını canlı canlı görmek, büyüklerinin bu maçlarla ilgili anlattığı anıları canlı canlı yaşamak...

Ama Eskişehirspor hak ettiği yerde 3. sezonunu geçirirken;O, Eskişehirspor'u arzuladığı şekilde, İstanbul takımlarına kafa tuttuğu maçlara gidemiyor, canlı canlı şahit olamıyor...

Yadırgamıyor...

Hala ''En büyük ESES!'' diyor..
Fener ESES'i yensin diye takılan annesine ''ÖL!'' diyor..

Tüm bunlar yaşanırken belki biz taraftarlar da gerektiği kadar yanında olamadık renkdaşımızın.

Hastahanede komadan çıkana kadar ''Acaba ne oldu?'', ''Allah onu korusun'' derken daha sonra pek fazla halini hatrını soramadık, unuttuk...

Geçen günlerde bir haber çıktı O'nunla ilgili.Ne arayan var, ne de soran demiş ailesi, haklılar tabi..

1.5 - 2 senelik bir gecikmeyle de olsa yapılması gereken ziyareti yaptık.

Eskişehirspor Taraftarlar Birliği (E.T.B.) toplantısında dile getirilen konu herkes tarafından benimsendi.

''Ali Eskişehirspor'a gidemiyorsa, Eskişehirspor'u ona götürelim'' denilerek Eskişehirspor maçlarını evinden TV ile izlemesi sağlandı ve Kurban Bayramı'nın 3. gününde de ETB üyeleri tarafından ziyaret edildi.
O gün orada yaşananların tarifi imkansız...

Maçlarda Altes grubunun yanında takımına destek veren Ali, Altes grubu lideri Maviş Erkan'ı görür görmez ağzından çıkan söz ''Dayı'' oldu.

Aynı takımda amatör olarak top koşturdukları arkadaşı olan davulcu Cengiz'i de forma numarası ve mevkiisine kadar tanıdı.

Beni tanımasa da ''Liseli Altes'' dediğimde ''Tamam şimdi oldu'' dercesine hareket yaptı.

Annesinin ikram ettiği yiyecek ve içecekleri bitirmeyenleri de önündekileri bitirene kadar uyardı.

Serdar Özbayraktar'ı da yanımızda görmek istedi ama Serdar'ın planlanmış bir şehir dışı çıkış programı olduğu için göremedi.Daha sonra onun da yanına gideceğini söyledik...

Güzel bir sohbet sonrası müsade isteyip, isteğin var mı dendiğinde ''Canınızın sağlığı'' dedi elindeki harflerle..

Orada da konuşuldu, bundan sonra en kısa zamanda Ali'nin Eskişehirspor maçına gelmesi için çalışılacak.

Ama locada, ama ambulansta; Ali, uğruna ölümden döndüğü Eskişehirspor'unu en kısa zamanda canlı canlı izlemeli...

ESES-MP Antalya (2010-2011)

Eskişehirspor-Antalyaspor maçından Nefer-Kızılcıklı görüntüleri ;

Videoyu İndirmek İçin Tıkla

Adaletinize tüküreyim !

Menajerlik yaptıkları gerekçesiyle PFDK'ya sevkedilen Ümit Karan ve Bülent Uygun'un cezaları büyük ölçüde kesinleşmiş.

Buna göre ;

6- ESKİŞEHİRSPOR Kulübü teknik sorumlusu BÜLENT UYGUN'un, Teknik Adamların Statüsü ve Çalışma Esasları Talimatı'na aykırı eylemlerde bulunmasından dolayı FDT'nin 45/1. maddesi uyarınca takdiren 8 RESMİ MÜSABAKADA SOYUNMA ODASINA VE YEDEK KULÜBESİNE GİRİŞ YASAĞI CEZASI ile cezalandırılmasına,

9- ESKİŞEHİRSPOR Kulübü sporcusu ÜMİT KARAN'ın, TFF Futbolcu Temsilcileri Talimatı'na aykırı eylemlerde bulunmasından dolayı TFF Futbolcu Temsilcileri Talimatı'nın 24/d maddesi uyarınca takdiren 4 RESMİ MÜSABAKADAN MEN CEZASI ile cezalandırılmasına,

ESKİŞEHİRSPOR Kulübü sporcusu ÜMİT KARAN'ın, ihlalinin devam eder nitelikte eylem olmasından dolayı dosyanın gereği için TFF Başkanlığına gönderilmesine,

şeklinde karar verilmiş...

Eğer futbolumuzda 1 gram ileri gitmek istiyor, adalet denilen kavrama bir gram da olsa inancımız olsun istiyorsak sözü geçen kişilerin lisansları iptal edilir, ileride olabilecek bu tür şeylerin önüne geçilir.

Ama yok 8-10 maç ceza ile bu durumu geçiştirecekseniz de ;

ADALETİNİZE TÜKÜREYİM !

Tarihimiz boyunca yaşamadığımız iğrençlikleri, kısa zamanda bizlere yaşatan bu insanların ESKİŞEHİRSPOR ile anılmasını istemiyorum...

Fenerbahçe Deplase (2010-2011)


Makinenin ayarlarını düzgün yapamadığım için görüntü bozuk çıktı kusura bakmayın. Onun dışında videoda, attığımız ilk golün tribünde yarattığı coşkuya dikkat edin...

Videoyu İndirmek İçin Tıkla

Taraftara ''HAYVAN'' Muamelesi (!)


Dün İstanbul'daydık, Fenerbahçe deplasmanında.


Saat 11.00 gibi Eskişehir'den hareket etmiş ve 17.00 sularında İstanbul'a giriş yapmıştık.

Alışık olmadığımız bir hava vardı İstanbul'da, görme mesafesinin oldukça düşük olmasına yol açan bir sis vardı.

Alışık olmadığımız bir diğer durum da İstanbul emniyetinin bize eskortluk yapmasıydı. Son zamanlarda İstanbul'a yapılan deplasmanlarda bize eskortluk yapmak bir yana, stad yanındayken ne taraftan misafir tribününe geçeceğimizi bile söylemekten aciz İstanbul Emniyeti dün bizi KGS-OGS gişelerinin orada bekliyordu.Şaşırdık haliyle...

Buraya kadar anormal bir durum yoktu, deplasman taraftarı için alınan tipik bir güvenlik önlemiydi bunlar, amaaa....

İşte asıl film burdan sonra başlıyordu.

Bizi bekleyen çevik kuvvet mensubu polislerinin çoğunun hareketi ''Çömez bunlar...'' dedirtecek cinstendi.(Gerek haddinden fazla cep telefonlarıyla meşgul olmaları, gerekse görmediğin oğlu olmuş gibisinden tavırlarla.)

Neyse yukarıdaki cümle kendilerini ilgilendirir, gelelim bizi ilgilendiren kısma ;

Hani çoğu zaman taraftarlar olarak deriz ya ''Bize hayvanmışız gibi davranıyorlar'' diye, işte dün bu sözün tam anlamıyla sağlamasını yapıp bizi gerçekten ''Hayvan'' yerine koydular.

(Fotoğraftaki yazıya dikkat : ÇAMLICA HAYVAN SEVK KONTROL NOKTASI)

Dün gördüğüm bu manzara sonrasında ''Koskoca İstanbul'da bu ''İNSAN''ları bekletecek yer mi kalmadı ?'' diye sormaktan kendimi alamıyorum.

Bülent Uygun ve Menajerlik

Geçtiğimiz hafta bir haber düştü ajanslara. Habere göre Kasımpaşa menajeri Süha Sidal , takım içinde bulunan bazı futbolcularının oyuncu-menajerler tarafından ayartıldığını, devre arası takımdan kopartılacağını söylüyordu.Bu olayın başrolünde Kasımpaşa futbolcusu Yekta Kurtuluş-yine Kasımpaşa’nın eski futbolcusu Koray Avcı ve halen daha kalesini koruyan Murat Şahin vardı.Süha Sidal’ın anlattığına göre Koray ve Murat Şahin bir menajerlik şirketine ortak olmuş ve ortak çalışmaları sonucu Yekta’yı devre arası Trabzonspor’a göndermek için amiyane tabirle ayartıyorlardı.Bu olay büyüdü , büyüdü , TFF’nin yaptığı araştırmalar sonucu ucu Eskişehirspor’umuza kadar uzandı ve çiçeği burnunda teknik direktörümüz Bülent Uygun iki gün önce tedbirli olarak PFDK’ ya sevk edildi.Şimdi Bülent Uygun’un antrenörlük lisansı bile tehlikede.TFF’nin vereceği karar bekleniyor.Belki de futboldan tamamen men cezası bile gündemde.
Diyeceksiniz ki ne olmuş ?

Bir Bülent gider,bir başkası gelir Eskişehirspor’umuzun başına.Teknik direktör mü kalmadı…Sorun mu şimdi bu Eskişehirspor için…Sorun bu değil, aslolan Türk futbolunun içinde bulunduğu durumun vahameti.Bu olayın da açık ve net bir şekilde gösterdiği gibi bu ülkede futbol sporcuların,spor adamlarının değil eli çanta dolu bir takım kirli adamların elinde.Futbolu ne yazık ki bu adamlar yönetiyor bu ülkede.

Biz mi, bizde burada boşuna kendimizi paralıyoruz işte neden bugün Avrupa kupalarında iki takımımız var, neden bugün lig şampiyonumuz Şampiyonlar Ligi’nde gol dahi atamıyor,neden ülke milli takımımız son iki büyük turnuvaya gidemedi,neden neden neden…

Nedenler bitmiyor. Soru çok, cevabı yok..

Kim bilir, belki de bir gün gelir benim güzel ülkemde de futbolun tamamen spor adamlarının eline geçtiği günleri görürüz.Bu ne zaman olur,işte orasını kestirmek güç…

Yanlış zamanda,yanlış yerde doğmuşuz vesselam..

Büyüdük ve futbolumu da kirlettiler…

Anadolu'nun Son Kalesi!

Amigo Orhan

No Pyro No Party!

Yağmurda Çamurda

problem?

Seni Bizim Kadar...

Kuralları S*ktir Et!

Maziyi Savura Savura..

Her Zaman, Her Yerde !

Seninleyiz

Bir Defa Değil Bin Defa !

Aşk Siyah Kırmızı

Anti Bizans

Kaldırım Tribünü!

Tapmadık Asla..